Pazar, Aralık 08, 2024

Sivil Toplum

Son 5 Yılda Oyun Bağımlılığı Tanısı Yüzde 50 Arttı

(Foto: Haber Merkezi)

Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, oyun bağımlılığı konusuna işaret ederek, “Pandemi geçtikten sonra bunun yavaş yavaş normale dönmesi lazım ama normale dönmüyor. Bir bağımlılık türü olarak şu anda literatüre girdi.” dedi. 

Anne babalarıyla zaman geçirmeyen çocukların daha çok bağımlı olduğuna dikkat çeken Tarhan, ailede gevşek disiplinin oyun bağımlılığı nedeni olduğunu belirtti. Tarhan: “Şu anda bağımlılara ‘ödül yetmezliği sendromu’ deniyor. Beyin ödüle doymuyor bu kişilerde.” ifadelerini de kullandı. 

Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü, Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, oyun bağımlılığı konusunu değerlendirdi.

Dijital oyun bağımlılığı popülerliğinin özellikle pandemi döneminden sonra ciddi arttığına dikkat çeken Tarhan, “Çünkü içe kapandı insanlar. Evde yalnız kaldılar. Bir eğlence alanı olarak bir nevi ilgi alanı olarak oyunlara çok yöneldiler. Dünyada yapılan araştırmalarda, bağımlılık tanısı almada pandemi döneminde yüzde 50 civarında artış var.” dedi.

Oyun bağımlılığı bir bağımlılık türü olarak literatüre girdi

Sadece kullanım artışı değil bağımlılık tanısını artıracak kadar kullanım artışı olduğunu belirten Tarhan, şöyle devam etti:

“Pandemi geçtikten sonra bunun yavaş yavaş normale dönmesi lazım ama normale dönmüyor. Bir bağımlılık türü olarak şu anda literatüre girdi. Çocuklarda, özellikle gençlerde daha çok ortaya çıkıyor. Onların zevk alacakları başka alanlara yönelmekten daha kolay zevk alınacağı için buna yöneliyorlar. Oyun bağımlılığının artmasının sebebi kolay ulaşılıyor olması, elverişli olması. Özellikle evin rahat, konforlu ortamından gidip dışarıda top oynamak yerine enerji gerektirmeyen oyunlar oynuyorlar. Oyunların çoğu da tek kişilik oyunlar değil, çevrimiçi yani grup oyunları tarzında, strateji tarzında oyunlar oynanıyor.”

6-15 yaş çocuklar arasında yüzde 66 oranında artış var

TÜİK’in yaptığı istatistiğe göre 6-15 yaş çocuklar arasında yüzde 66 oranında artış olduğunu kaydeden Tarhan, “Önceki yıllara göre TÜİK’in literatürüne girmiş, istatistikle bilinen bir alarm. Kendi klinik tecrübemizle bunu görüyor muyuz? Çok görüyoruz… Özellikle çocuk psikiyatristi vakaları geldiği zaman ekran maruziyeti diyoruz. Ekran maruziyeti artık bizim rutin aradığımız, sorduğumuz bir madde oldu. ‘Ne kadar zamanını ekranda geçiriyor çocuk’ diye.” dedi.

Ekran maruziyeti fazla olan 3 yaşındaki çocuk hayatı öğrenememiş

Prof. Dr. Tarhan, ekran maruziyetine ilişkin şu örneği verdi:

“3 yaşında gördüğümüz bir çocuk var, 2 tane çocuk nörolojisi uzmanı ona ‘otizmli’ diyor. Sonra biz bir süre testler yaptık. Gecikmiş konuşmayla geliyor çocuk. 3 yaşına gelmiş, cümle kurması lazım, kuramıyor. Otizm zihin kuramı testi var. Çocuk zihin teorisi üretebiliyor mu? Hayal kurabiliyor mu? Bütün onları yaptık. Otizm tarama ölçekleri alıp, yaptık. Kaç kere otizmin tanımını birkaç kanaldan doğrulayan testler yaptık. Çocuk hiç otizmli değil. Tek şeyi, zihinsel uyarı eksikliği. 1 yaşında kardeşi var, anne kardeşle ilgileniyor onun eline de tablet verilmiş. Ekran maruziyeti fazla. Çocuk bu yaşında sözcükle eğitilmeyi ve tuvalet eğitimini öğrenememiş, o yaşa gelmiş. Yemek de zaten istediği zaman yiyor, gidiyor. Evde gevşek, tutarsız disiplin var. Çocuk hayatı öğrenememiş. Öyle olunca otizmli zannediliyor. Biz iyice inceledik, beyin fonksiyonlarına baktık ki otizm tanısı almıyor kesinlikle. Ekran yasaklanacak bu çocuğa. Bütün gün oyuna gidilecek ve disiplinli bir hayat öğretilecek.

Annelik babalık çocuğu yedirip, içirmek değil

Bir sene çok kritikti. Dört yaşını geçerse beyindeki o yollar kapanıyor. Sözcükle anlam katma, sözcüğü ifade etme ile ilgili beynin üçte ikisini kullanan yollar var. Dört yaşından sonraya kalırsa o yollar kapanıyor, öğrenmesi çok zor oluyor. Bu çocuk yanlışlıkla otizm tanısı aldı. Bütün gün bilgisayarda, klip seyrediyor, oyun oynuyor. Çok eğlenceli bir ortam. Çocuğun hoşuna gidiyor, kızılmaz ki bu çocuğa. Annelik babalık çocuğu yedirip, içirmek değil ki… Çocuğa hayatı öğretmektir.”

Zamanını planlı kullanan çocuklarda bağımlılık olmadığını dile getiren Tarhan, “Süresiz, rastgele bir gün üç saat, bir gün bir saat gününü böyle geçiren çocuklarda bağımlılık olmuyor.” dedi.

Çocukların dijital endüstrinin oyuncağı haline geldiğini kaydeden Tarhan, “Şu anda dijital endüstride bilgisayar oyunlarına büyük yatırım yapıldı.   Çok fazla gelir olduğu için müthiş bir endüstri haline geldi. Hatta bu metaverse çökmeyen oyun sektörü. Dünyada 350 milyon kişinin aynı anda oynadığı oyunlar var.” diye konuştu.

Gerçek savaş örnek gösterilmeli

Dijital oyunların şiddete yöneltmesinin çocukların ilgisini çektiğini de belirten Tarhan, “Şiddet ortamı sanal ortamda, insanları elinde silahla, bir şekilde öldürüyorlar, bu da onların hoşuna gidiyor. Soyut düşünce ve beceri gelişmediği için çocuklar da eğlence olarak görüyorlar, ama mesela şu anda çocuklara özellikle bu Gazze’deki olaylar örnek gösterilerek ‘Bak sen oynuyorsun bunu ama, bunun gerçeği böyle, bak o annesiz kaldı, o babasız kaldı’ denmeli.” dedi.

İnsanın günlük zamanı içerisinde yüzde yirmi eğlenceye zaman ayırması gerektiğini ifade eden Tarhan, “Dijital oyun diğer eğlence, arkadaş, sohbet gibi hepsi yüzde yirmi. Daha fazlası olduğu zaman bu sefer haz odaklı insan tipleri ortaya çıkıyor, yani üretmeyen, tembel, sadece kendi çıkarını düşünen bir model oluşturuyor.” şeklinde konuştu.

Anne babalarıyla zaman geçirmeyen çocuk daha çok bağımlı oluyor…

Prof. Dr. Nevzat Tarhan, yapılan araştırmalarda, oyun konsollarının varlıklı ailelerde tercih edildiğini görüldüğünü, orta ve düşük gelirli ailelerin daha çok akıllı telefonu tercih ettiklerini ifade ederek, “Oyun bağımlılarında bizim gördüğümüz anne babalarıyla zaman geçirmeyen çocuklarda daha çok oluyor. Hatta o çocuklar öyle oyun bağımlısı olup da odasından çıkmıyor.” dedi.

27 saat oyun oynayıp kalp krizinden ölen vakalar var

Kore’de 27 saat oyun oynayıp kalp krizinden ölen vakaların var olduğunu hatırlatan Tarhan, “Gerçekten oyun bağımlılığı, beyindeki ödül ceza sistemini bozuyor. Ne olacak, bir oyun dememek lazım. Birçok anne de aman evde gözümün önünde oyun oynuyor ne olacak ki deyip çok dikkate almıyor. Dikkate almadığında da çocuk bir müddet sonra artık başka şeyden haz almamaya başlıyor. Zaten şu anda bağımlılara ‘Ödül yetmezliği sendromu’ deniyor. Beyin ödüle doymuyor bu kişilerde.” diye ifade etti.

Oyun bağımlılığının tedavisi var!

Bu bağımlılığın tedavisinin de var olduğunu kaydeden Tarhan, “Oyun bağımlılığının tedavisi yok gibi düşünmemek lazım. Oyun bağımlılıkları çok kolay tedavi oluyor. Oyundan yoksun bırakıyoruz… Oyun bağımlısı olup yatırdığımız çocuklar var. Çok iyi çocuklar. Ailede anne baba sevgi var, iki kişilik sevgi var, ama gevşek disiplin var. Çok zeki çocuklar, müthiş strateji oyunları yapıyorlar. Oradaki oyunlarda ödüller veriyorlar. Hatta paralı ödüller verenler var. Bu çok sürükleyici. Sürükleyici olduğu için, kapatıyor çocuklar kendilerini.” diye anlattı.

Ailede gevşek disiplin oyun bağımlılığı nedeni!

Anne ve babada sevgi fazlalığından gevşek disiplin var olduğunda çocuğun zevkçi, hayalci olduğunu, günümüzde de en çok rastlanan oyun bağımlılığı sebebinin bu olduğunu anlatan Tarhan, “Aile içinde mutsuz oluyor, huzursuz oluyor çocuk. Bu mutsuzluk ve huzursuzluktan kendini oyun bağımlılığına verip rahatlamaya çalışıyor. Ev güvenli ortam değilse, devamlı karı koca geçimsizliği varsa, huzursuzluk varsa, bu da oyun bağımlılığına götürüyor. Ben öyle bir oyun bağımlılığı vakası biliyorum, çocuk okula gitmiyor, gönderemiyorlar okula. Gittiler, baktılar anne baba liderliği çocuğa kaptırmış… Anne ve baba pasif durumda. Lider çocuk olunca da bu çocuk okula gitmez elbette.” diye anlattı.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir