Çarşamba, Mayıs 21, 2025

Sivil Toplum

Sağlık Çalışanlarına Şiddet Kabul Edilemez

(Foto: Haber Merkezi)

2012 yılında Gaziantep’te görev başındayken hasta yakını tarafından bıçaklanarak hayatını kaybeden Dr. Ersin Arslan’ın ölüm yıldönümleri, Türk Tabipleri Birliği tarafından “Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü” olarak ilan edilmiştir. Bu kara günün yıldönümünde Mersin Tabip Odası, ülke genelinde düzenlenen birçok etkinlikle anmalarını sürdürmekte ve sağlıkta şiddete dikkat çekmektedir.

“Sağlık çalışanlarının şiddete artan dozda maruz kalması anlaşılmaz ve kabul edilemez!”

Mersin Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. İzzet Çalış, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“2023 yılında Türk Tabipleri Birliği’nin üyeleriyle yaptığı anket çalışmasına göre, her 10 hekimden 9’u meslek hayatı boyunca en az bir kez hasta veya yakını tarafından şiddete uğradığını belirtmiştir. Şiddet görenlerin üçte ikisi ise bu durumu yetkili mercilere bildirmemiş, Beyaz Kod sistemini kullanmamıştır. Sağlık Bakanlığı’nın Beyaz Kod verileri ancak açılan dava sonucunda elde edilebilmiş ve Ocak 2016’dan Temmuz 2023’e kadar 25.315 fiziksel şiddet bildirimi yapıldığı ortaya çıkmıştır. Bu tarihten sonraki veriler ise hala açıklanmamış ve mahkeme kararları beklenmektedir.”

“İyiliği amaçlayan bir mesleğin mensuplarının şiddet görmesi anlaşılmaz, kabul edilemez. Dahası, bu şiddetin bazen ölümcül boyutlara ulaşması vicdanları yaralamaktadır.”

“‘Sağlık personelinin gırtlağına yapışın’ diyen bir vekilin hâlâ Meclis’te olması ibretliktir!”

Dr. Çalış, sağlıkta şiddetin yalnızca bireysel bir sorun olmadığını vurgulayarak, “Evlerden, sokaklardan ve özellikle de kamu otoritelerinin dilinden ve politikalarından bağımsız bir şiddet sarmalı düşünmek mümkün değildir” dedi.
“Şiddet önce dilde başlar. Söylemde durdurulamayan şiddet, fiziksel saldırılara, hatta can kayıplarına dönüşebilir. ‘Şiddete sıfır tolerans’ anlayışı lafta kalmamalı; bu söylem gerçek, sürekli ve samimi bir politikaya dönüşmelidir. Ancak ne yazık ki, bu konuda samimiyetsizliğin en çarpıcı örneği, ‘Memnuniyetsizseniz sağlıkçının gırtlağına yapışın’ diyen bir milletvekilinin hâlâ Meclis’te bulunmasıdır.”

“Bu şiddet iklimi sürdürülemez, kabul edilemez, katlanılamaz!”

Dr. Çalış, sağlıkta şiddetin hekimlerin can güvenliğini tehdit ettiği gibi sağlık hizmetinin sunulmasını da engellediğine dikkat çekti.
“Bu koşullar altında sağlık hizmeti vermek mümkün değildir. Sağlıkta şiddetin önlenebilmesi için yalnızca cezaların artırılması yetmez; aynı zamanda bu şiddeti doğuran toplumsal, kültürel ve siyasal iklim de değişmelidir. Adaletin, barışın ve demokrasinin hâkim olduğu bir toplumda sağlıkta şiddetle mücadele başarıya ulaşabilir.”

TTB’nin yasa teklifi hayata geçmelidir!

Türk Tabipleri Birliği’nin sağlık çalışanlarına yönelik şiddet için önerdiği yasa teklifinin bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini belirten Çalış, şunları söyledi:

  • Cezalar artırılmalı,
  • Türk Ceza Kanunu’nda “sağlıkta şiddet” ayrı bir suç olarak tanımlanmalı,
  • Hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve denetimli serbestlik uygulamaları kaldırılmalı,
  • Sağlık kuruluşlarına silahla girilmesi yasal düzenlemelerle kesinlikle engellenmelidir.

“Şiddetin olmadığı bir sağlık ortamı mümkündür!”

“Her yıl olduğu gibi, bugün de kaybettiğimiz meslektaşlarımızı ve ekip arkadaşlarımızı saygı ve özlemle anıyoruz. Onların anılarını yaşatmak ve sağlıkta şiddetin son bulduğu bir sistemi kurmak bizim sorumluluğumuzdur. Bu nedenle:

  • Performansa dayalı sistem kaldırılmalı,
  • Ekip çalışmasını teşvik eden bir yapı kurulmalı,
  • Hastaya yeterli süre ayrılabilecek randevu düzenlemeleri yapılmalı,
  • Güvenceli personel sayısı artırılmalı,
  • Sağlık kurumlarında güvenli çalışma ortamı sağlanmalı,
  • Merkezi şikâyet hatları kaldırılmalı,
  • Acil servisler yalnızca acil hastalara hizmet vermelidir.”

“Şiddetsiz bir sağlık sistemi, şiddetsiz bir ülke mümkündür!”

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir