
Saadet Partisi Mersin İl Başkanı Bilal Oğuz, madde bağımlılığı ve rehabilitasyon süreciyle ilgili yaptığı açıklamada, mücadelede yalnızca fiziksel değil, psikolojik ve sosyal boyutların da dikkate alınması gerektiğini belirterek, “Bağımlılıkla mücadelede gerçekçi ve samimi adımlar atılmalı” çağrısında bulundu.
Bağımlı bireylerin gönüllülüğe dayalı bir şekilde tedavi sürecine katılmalarının hayati önem taşıdığını vurgulayan Oğuz, “Bir kişi tedavi olmak istemiyorsa, hiçbir kurum ya da kişi onu zorlayamaz. Bu, toplum olarak yüzleşmemiz gereken acı bir gerçek. Tedavi süreci gönüllü olmazsa kalıcı bir iyileşme sağlanamaz” dedi.
“Sorun Sadece Bağımlının İsteğine Bağlı Değil, Sistemsel Eksiklikler de Var”
Madde bağımlılığıyla mücadelede yalnızca bireysel iradeye değil, sistemin bütününe odaklanılması gerektiğini ifade eden Oğuz, “Yıllardır yürütülen projelere ve ayrılan bütçelere rağmen sürdürülebilir bir iyileşme sağlanamıyor. Çünkü bu alandaki gerçek veriler elimizde yok. Kaç kişi gerçekten iyileşti, kaçı süreci yarıda bıraktı, kaçı istismar edildi bilmiyoruz” diye konuştu.
“İstismar Riski Yüksek, Denetim Yetersiz”
Oğuz, bağımlılık alanında faaliyet gösteren kurum ve yapıların yeterince denetlenmediğine dikkat çekerek, şu soruları gündeme taşıdı:
- Siyasi, ticari ve dini istismarların önüne gerçekten geçilebiliyor mu?
- Türkiye genelinde ve özelde Mersin’de yeterli sayıda ve nitelikte rehabilitasyon merkezi mevcut mu?
- Denetimli serbestlik uygulamaları iyileşme sürecine ne kadar katkı sağlıyor?
- Dernekler mevzuatı, bu alandaki faaliyetlerin sınırlarını ve etik standartlarını belirleyebiliyor mu?
- Tedavi sonrası süreçler bağımlı bireyleri ve ailelerini istismardan uzak, doğru bilgiyle destekliyor mu?
Bu soruların hâlâ yanıtsız olduğunu söyleyen Oğuz, “Yoksa bu süreçler, bağımlı bireyleri müşteri veya mürit haline getiren karanlık yapılara mı hizmet ediyor?” diyerek mevcut sistemin sorgulanması gerektiğini ifade etti.
“Toplumun Algısı, Rehabilitasyon Sürecini Zorlaştırıyor”
Madde bağımlılığının hâlâ toplumda ahlaki ya da inançsal bir zayıflık olarak görüldüğüne dikkat çeken Bilal Oğuz, bu yaklaşımın hem bağımlıları hem de ailelerini yalnızlaştırdığını söyledi. “Toplumsal önyargılar yüzünden bağımlılar iyileşme süreçlerinden uzaklaşıyor. Bu yalnızlık ortamında, ne yazık ki bazı kişi ve yapılar haksız kazanç sağlıyor” dedi.
“Kamu Destekli ve Şeffaf Rehabilitasyon Merkezleri Kurulmalı”
Saadet Partisi Mersin İl Başkanı, çözümün kamu destekli, piyasa zihniyetinden arındırılmış ve etik kurallarla denetlenen rehabilitasyon merkezlerinden geçtiğini belirterek, şunları söyledi:
“Kuşak yitimi riskiyle karşı karşıyayız. Her geçen gün daha fazla genç bu bataklığa saplanıyor. Sorunu yalnızca konferanslar, protokol fotoğrafları ya da reklam kokan projelerle çözmeye çalışmak yetersiz kalıyor. Gerçek çözümler, samimi ve şeffaf politikalarla gelir.”
“12 Basamaklı Yardım Grupları Önemli Bir Umut Kapısı”
Oğuz, bağımlılıkla mücadelede dünyada yaygın olarak uygulanan “12 basamaklı kendi kendine yardım grupları” modelinin Türkiye’de de yaygınlaştırılması gerektiğini ifade etti. Bu grupların bağımlılar ve aileleri için güçlü bir destek mekanizması sunduğunu belirterek, “Her türlü önyargıdan uzak bir şekilde bu gruplarla irtibat kurmak, deneyim paylaşmak ve dayanışmak, iyileşme sürecinde kritik rol oynar” çağrısında bulundu.