Mersin Şehir Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği’nde görevli bir doktor ve hemşire, hasta yakını tarafından ağır hakaret, tehdit ve fiziksel şiddete maruz kaldı. Yaşanan olayda hemşirenin parmağı zedelenerek atel takılması gerekti. Saldırıya tepki göstermek amacıyla hastane önünde bir basın açıklaması ve protesto eylemi düzenlendi.

Eyleme sağlık alanında faaliyet gösteren birçok meslek örgütü ve sendika katıldı. Mersin Tabip Odası, Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikası (BDS), Genel Sağlık-İş, Hekim Birliği, SES, Mersin Aile Hekimleri Derneği (MAHDER) ve MASÇAD ortak bir tutum sergileyerek sağlıkta şiddete karşı seslerini yükseltti.

“Tükeniyoruz, Şiddet Durdurulmuyor”

Basın açıklamasını okuyan Mersin Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. İzzet Çalış, sağlık çalışanlarının her gün zor koşullarda hizmet vermeye devam ettiğini ancak şiddetin artık katlanılamaz boyutlara ulaştığını vurguladı. Dr. Çalış, 28 Mart 2025 tarihinde yaşanan bu son olayın, sistematik hale gelen sağlıkta şiddetin sadece bir örneği olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Biz sağlık çalışanları olarak, her koşulda hastalarımız için en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Fakat maruz kaldığımız şiddet bizi tüketiyor, mesleğimizi yapamaz hale getiriyor. Güvenli bir ortamda çalışmak artık en temel hakkımız haline geldi.”

“Şiddetin Asıl Kaynağı Politikalar”

Çalış, sağlıkta şiddetin altında yatan nedenlere de dikkat çekti. Sağlıkta Dönüşüm Programı ile birlikte sağlık hizmetlerinin ticarileştirildiğini, çalışanların güvencesizleştirildiğini ve hastaların müşteri konumuna indirgendiklerini ifade etti. Bu anlayışın hem çalışanları hem de vatandaşları mağdur ettiğini belirtti.

“Bir vatandaş aylarca uğraşıp randevu alıyor, ama beş dakikada muayene olmak zorunda kalıyor. Sağlık çalışanı elinden geleni yapıyor, ama hedef tahtasına konuluyor. Bu sistemde ne hasta ne de sağlıkçı memnun. Şiddeti doğuran işte bu çarpık yapıdır.”

“Açık Açık Tehdit Ediliyoruz”

Çalış, Şubat 2025’te bir milletvekilinin kamuoyuna yansıyan sözlerini de hatırlattı. Söz konusu siyasetçinin sağlık çalışanlarını hedef göstererek “vatandaşa gidin sağlık personelinin gırtlağına yapışın” dediğini anımsatan Çalış, bu tür açıklamaların suç olduğunu vurguladı. “Bu sadece bir söylem değil, açık bir tehdit ve kışkırtmadır. Sağlık çalışanlarına yöneltilen her saldırının arkasında bu zihniyet vardır.”

“Etkin Şiddet Yasası İçin Mücadele Sürecek”

Sağlıkta şiddetin önlenmesi için hazırlanan yasa teklifinin yıllardır TBMM raflarında bekletildiğine değinen Çalış, bu ilgisizliğe karşı duydukları öfkeyi dile getirdi. Tüm sağlık alanlarında güvenli çalışma koşulları sağlanana kadar mücadele edeceklerini belirten Dr. Çalış, şu çağrıda bulundu:

“Artık yetkililer sorumluluk almalı. Caydırıcı cezalar uygulanmalı, sağlık kurumlarının güvenliği artırılmalı, hasta ve yakınları bilinçlendirilmeli. Gereksiz başvurular engellenmeli ve kaliteli sağlık hizmeti desteklenmeli. Sağlık çalışanlarının güvenliği sağlanmadan, toplumun sağlığı da garanti altına alınamaz.”

“Sağlıklı Gelecek, Güvende Sağlıkçılarla Mümkün”

Eylemin sonunda, tüm paydaşlara ortak hareket çağrısı yapıldı. “Sağlıklı bir toplum, ancak kendini güvende hisseden sağlık çalışanları ile mümkündür” diyen Çalış, tüm vatandaşları bu mücadelede sağlık emekçilerine destek olmaya davet etti.