Kamuoyunun dürüstlüğü, çalışkanlığı ve halkla iç içe siyaset anlayışıyla yakından tanıdığı Kerem Karasolak, kardeş ülke Azerbaycan’ın Millî Kurtuluş Günü dolayısıyla anlamlı bir kutlama mesajı yayımladı. Türkiye ile Azerbaycan arasındaki köklü tarihi, kültürel ve gönül bağlarına dikkat çeken Karasolak, “Bir millet, iki devlet” şiarıyla kardeş Azerbaycan halkının daima yanında olduklarını vurguladı.

Karasolak, yayımladığı mesajında şu ifadelere yer verdi:

“Kardeş ülke Azerbaycan’ın bağımsızlık mücadelesinde dönüm noktası olan Millî Kurtuluş Günü’nü en kalbi duygularımla kutluyorum. Azerbaycan halkının yıllar süren azim, kararlılık ve fedakârlıkla kazandığı bu tarihî başarı, sadece Azerbaycan için değil, tüm Türk dünyası için de iftihar kaynağıdır. Bu kutlu gün, özgürlüğe olan inancın ve millet iradesinin zaferidir.”

Kerem Karasolak, Türkiye ve Azerbaycan arasındaki kardeşliğin sadece sözde değil, her alanda hissedilen güçlü bir birliktelik olduğunun da altını çizerek şöyle devam etti:

“Karabağ’da elde edilen büyük zafer, iki devlet arasındaki dayanışmanın, ortak hedeflerin ve kardeşlik hukukunun en somut göstergesidir. Bu güçlü bağlar, siyasi, ekonomik, kültürel ve sosyal alanlarda da her geçen gün daha da pekişmektedir. Türkiye ve Azerbaycan’ın kaderi birbirine bağlıdır; Azerbaycan’ın huzuru, bizim huzurumuz; Azerbaycan’ın refahı, bizim refahımızdır.”

“İki ülke arasındaki ilişkiler sadece devlet düzeyinde değil; halklarımız arasında da derin bir muhabbet, samimiyet ve güvene dayanmaktadır. Bu duygularla, tüm Azerbaycanlı kardeşlerimizin Millî Kurtuluş Günü’nü bir kez daha gönülden tebrik ediyor, gelecekte de birlik ve beraberlik içinde nice başarılara imza atacağımıza yürekten inanıyorum.”

Kerem Karasolak’ın bu anlamlı mesajı, kamuoyunda geniş yankı uyandırırken; sosyal medyada da binlerce vatandaş tarafından paylaşılmış ve kardeşliğe dair verdiği güçlü mesaj büyük takdir toplamıştır. Toplumun farklı kesimlerinden gelen olumlu yorumlar, Karasolak’ın ulusal ve uluslararası meselelerde gösterdiği duyarlılığın ve halkla bütünleşen siyaset anlayışının altını bir kez daha çizmiştir.