Günümüzde uyuşturucu bağımlılığı, bireyleri ve toplumları derinden etkileyen en büyük sorunlardan biri haline gelmiştir. Sadece bağımlı olan kişiyi değil, ailesini, çevresini ve dolayısıyla tüm toplumu etkileyen bu problem, artık bireysel bir tercih olarak görülemez. Çünkü bağımlılık, kişinin iradesini ele geçiren bir hastalıktır ve birçok durumda bağımlının kendi başına tedaviye karar vermesi mümkün olmamaktadır. Bu yüzden uyuşturucu bağımlılığına karşı daha etkili adımlar atılmalı ve zorunlu tedavi uygulamaları yasal çerçevede düzenlenmelidir.

Bağımlılık Bir Tercih Değil, Bir Hastalıktır

Uyuşturucu kullanımına bir defa başlamanın dahi, kişinin biyolojik ve psikolojik yapısını hızla değiştirdiği bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Bağımlılık, zaman içinde bireyin kendi iradesiyle bırakmasının neredeyse imkânsız hale geldiği bir hastalıktır. Ancak mevcut yasal düzenlemeler, bağımlı bireylerin tedaviye yönlendirilmesini büyük ölçüde onların kendi iradesine bırakmaktadır. Bu da çoğu zaman bağımlının tedavi sürecine hiç başlamamasına veya yarıda bırakmasına neden olmaktadır.

Zorunlu Tedavi Hayat Kurtarır

Zorunlu tedavi kavramı, bağımlı bireylerin kendi rızaları olmadan rehabilitasyon sürecine dâhil edilmesini içerir. Birçok ülkede bu yöntem başarıyla uygulanmaktadır. Çünkü bağımlı bireyin psikolojik ve fizyolojik yapısı, onu sürekli madde kullanmaya yönlendirdiği için kendi iradesiyle tedaviye başvurması nadir görülen bir durumdur. Devletin ve sağlık sisteminin burada devreye girerek kişiyi zorunlu rehabilitasyona alması, hem bağımlıyı hem de toplumu koruyacaktır.

Hangi Adımlar Atılmalı?

Uyuşturucu bağımlılığıyla mücadelede, zorunlu tedavi sürecinin etkin şekilde uygulanabilmesi için şu adımlar atılmalıdır:

1. Yasal Düzenlemeler Yapılmalı: Zorunlu tedaviyi düzenleyen yasalar, bağımlı bireylerin en kısa sürede rehabilitasyona alınmasını sağlamalıdır.
2. Rehabilitasyon Merkezleri Yaygınlaştırılmalı: Devlet destekli rehabilitasyon merkezlerinin sayısı artırılarak, tedavi süreçleri güçlendirilmelidir.
3. Ailelere Destek Sağlanmalı: Bağımlı bireylerin aileleri, sürecin en önemli parçalarından biridir. Ailelerin bilinçlendirilmesi ve desteklenmesi büyük önem taşır.
4. Uyuşturucu Temini Engellenmeli: Bağımlılığı önlemenin en önemli yollarından biri de uyuşturucu maddelere erişimi zorlaştırmaktır. Güvenlik güçlerinin etkin çalışmalarıyla uyuşturucu ticaretine darbe vurulmalıdır.

Uyuşturucu bağımlılığı, sadece bireysel bir sorun değil, tüm toplumun huzurunu ve güvenliğini tehdit eden ciddi bir halk sağlığı problemidir. Bağımlı bireylerin kendi iradelerine bırakılmadan, devletin koruyucu eliyle tedaviye alınması hem onların hayatlarını kurtaracak hem de toplumun genel refahını artıracaktır. Bu nedenle, zorunlu tedavi uygulamalarının yasalarla desteklenmesi ve hayata geçirilmesi kaçınılmaz bir gerekliliktir! Bu bağlamda bu mücadeleyi veren Uyuşturuyla mücadele eden aileler derneğine ve başkanlığını yürüten Kamuran Bilen hanım efendiye gereken destek verilmeli bu yasa çıksın diye çaba saf eden herkese teşekkürü bir borç sayarım.